20 Şubat 2007 Salı

Babam Gitti

Artık her şey tamam. Konaklama sorunu geçici de olsa çözüldü. Babam -içi rahat- gitmeye karar verdi. Sabah otobüsüne bilet aldı. Okulda olacağım için akşamdan vedalaştık. (Ben bu sahneye alışığım. Doğrusu, daha acısını üniversiteye başlarken yaşamıştım. Babamın beni yurt binasına bırakıp gidişini unutamam. O da unutamamış ki birbirimize o anı anlatıp hüzünle gülümseriz. Boğaza çıkan ağaçlıklı yoldan yitip gidişi; o ilerledikçe görünmez olan ben... Arkasını dönüp bakmamıştı. "Baksaydım gidemezdim." dedi dört ay sonra.) İşte bu yüzden, bilmediğimiz bir yerden babamın bensiz ayrılışı ne ona ne de bana dokundu. O, otobüsün karışıklığında yol alırken, ben öğrencilerimin isimlerini ezberlemeye ve öğretmen arkadaşlarımı tanımaya çalıştım. Öğleden sonra yurda döndüm. Yalnız kaldığım bir an bile olmadı. Oda arkadaşlarımla çay içip sohbet ettik. Gece, babamdan sağ salim eve ulaştığına dair bir telefon geldi. Mutluyum.

Hiç yorum yok: