13 Mart 2007 Salı

ÖRTMAN!

Yeni okula vardım. İlk dersim 4'lereydi. Sınıfa girdim. Bir sürü mini mini bebenin içinde, en arkada, ergenlik çağında, mavi önlüklü bir erkek çocuğu, tek başına sırada oturuyor; gözlerini dikmiş, bana bakıyordu. Şaşırdım. Yoklama aldım, evet, gerçekten o sınıfın öğrencisiydi. Aklıma Yiğit Özgür'ün yukarıdaki karikatürü geldi. Gülmek istedim. Çok komik bir görüntüydü.

Sonra aynı okulda başka sınıfların dersine girdim. Durum onlarda da var. Okulun öğretmenlerine nedenini sordum. Meğer kimi anne babalar nüfusa, çocuklarından erkek olanlarını askere geç gitsin diye yaşça küçük, kız olanlarını erken evlenebilsinler diye büyük yazdırıyorlarmış.

Maalesef bu trajikomik olay yüzünden okula geç başlayan öğrenciler derslerinde çoğu zaman başarısız ve pasif, durumlarından utandıkları için de toplumda çekingen ya da tam tersi saldırgan oluyorlar.

Sınıflarda yaşça büyük öğrencilerin olmasının başka sebepleri de var tabii -ki çoğu ailevi sebepler. Mesela anne-baba çocuğunu okula göndermek istemeyip saklıyor. Durum bir iki yıl sonra ortaya çıkınca göndermek zorunda kalıyor. Veyahut çocuk ev ortamında yeterli huzuru bulamadığı için -evler çok kalabalık- derslerini umursamaz hale geliyor ve üstüste sınıfta kalıyor.

Hiç yorum yok: